Çinli jeologlar, ülkenin Hunan eyaletinde yer alan Pingjiang ilçesindeki Wangu Altın Sahası’nda, bugüne kadar keşfedilen en zengin altın yataklarından birini buldu. İlk incelemelere göre madenin yaklaşık 998 metrik ton yüksek tenörlü altın içerdiği ve bunun yaklaşık 83 milyar dolar değerinde olduğu tahmin ediliyor. Uzmanlara göre, bu keşif doğrulanırsa dünya tarihinin en büyük altın rezervi rekoru Çin’e geçecek.
1,2 mil derinlikte 40 altın damarı bulundu
Çin Jeoloji Araştırma Bürosu’nun yürüttüğü sondajlarda, yerin yaklaşık 2 kilometre altında 40 farklı altın damarı tespit edildi. Çalışmada yer alan jeolog Chen Rulin, yapılan analizlerde “birçok sondaj çekirdeğinde çıplak gözle görülebilen altın bulunduğunu” açıkladı. Bu, cevherin olağanüstü derecede yüksek kaliteye sahip olduğuna işaret ediyor.
Bilgisayar modelleri, mevcut rezervin ötesinde 3 kilometre derinlikte daha yoğun mineral birikimleri olabileceğini ortaya koydu. Bu da Hunan’daki cevher oluşumunun beklenenden çok daha büyük olabileceği anlamına geliyor.
Dünya ortalamasının 17 katı tenör
Genellikle 1 ton kaya içinde 8 gram altın bulunması “yüksek tenörlü” olarak kabul edilirken, Hunan’daki yatakta 138 gram/ton gibi rekor bir oran tespit edildi. Karşılaştırmak gerekirse, Güney Afrika’daki South Deep Madeni 900 tonluk rezerviyle dünyanın en büyüklerinden biri. Eğer Hunan’daki 998 tonluk tahmin doğrulanırsa, Wangu sahası dünyanın en büyük altın madeni unvanını alacak.
“Peak Gold” tartışması yeniden başladı
Jeolojik veriler, insanlığın bugüne kadar yaklaşık 53 bin ton altın çıkardığını gösteriyor. Yer kabuğunda keşfedilmeyi bekleyen rezervlerin de 50 bin ton civarında olduğu tahmin ediliyor. Ancak bu kaynakların çoğu çok derinde veya ekonomik olarak ulaşılması güç alanlarda yer alıyor. Bu yüzden birçok uzman “dünyada yeni büyük altın yatakları artık bulunamaz” görüşünü savunuyordu. Hunan’daki gelişme, bu tezi zayıflatarak “Altında yeni bir çağ mı başlıyor?” sorusunu gündeme getirdi.
Depremler altın oluşumunda rol oynuyor olabilir
Avustralya’daki Monash Üniversitesi’nden jeolog Chris Voisey, altın yataklarının oluşumuna dair klasik modellerin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. Voisey’e göre, depremler sırasında yaşanan ani basınç düşüşleri, erimiş altının hızlı şekilde kristalleşmesine neden olabilir. Bu görüş, Nature Geoscience dergisinde yayımlanan yeni araştırmalarla da destekleniyor.
Çin sondajları genişletiyor
Keşif ilk olarak Kasım 2024’te duyurulmuştu. Çin yönetimi, doğrulama süreci kapsamında bölgede 65 kilometrelik alan boyunca 55 sondaj kuyusu açıldığını açıkladı. Devlet destekli Hunan Mineral Resources Group, 2025 yılı sonuna kadar 55 ton yeni altın rezervi tespit etmeyi, beş yıllık plan çerçevesinde ise bu miktarı 110 tona çıkarmayı hedefliyor.
Bu keşif sadece Çin ekonomisini değil, küresel altın piyasasını da yeniden şekillendirebilir. Dünya genelinde rezervlerin azaldığı bir dönemde gelen bu haber, “altın madenciliğinde yeni bir dönüm noktası mı yaşanıyor?” sorusunu yeniden gündeme taşıdı.