Ahşap mobilyaları yeni gibi göstermek için kullanılan yöntemler uzun yıllardır tartışılsa da, uzmanların önerdiği birkaç püf noktası özellikle son dönemde sosyal medyada büyük ilgi görüyor. Ev temizliği ve bakım ürünleri üzerine araştırmalar yapan uzmanlar, doğru uygulandığında ahşabı hem parlatan hem de yüzeyini koruyan beş yöntemi açıkladı. Listede kimyasal ürünler kadar, evde kolayca bulunan doğal malzemeler de yer alıyor.
1. Zeytinyağı ve sirke karışımı
Ahşap bakımında en çok önerilen doğal yöntemlerden biri, iki ölçü zeytinyağı ile bir ölçü beyaz sirkenin karıştırılması. Bu karışım hem yüzeyi besliyor hem de ince çiziklerin görünümünü azaltıyor. Yumuşak bir bezle dairesel hareketlerle uygulandığında parlaklık hemen fark ediliyor.
2. Mineral yağ ile derin parlaklık
Uzmanlara göre mineral yağ, ahşabın kurumasını engellediği için özellikle eski mobilyalarda etkili sonuç veriyor. Düzenli olarak ince bir tabaka uygulamak, yüzeyde koruyucu bir film oluşturuyor.
3. Cevizle çizik giderme yöntemi
Mobilya üzerindeki hafif çiziklerde en hızlı çözümlerden biri ceviz sürmek. Cevizin doğal yağı, ahşabın rengiyle bütünleşerek çizik görünümünü azaltıyor. Bu yöntem, koyu renk mobilyalarda daha başarılı sonuç veriyor.
4. Balsam karışımlı ahşap cilası
Mobilya ustalarının önerdiği bu yöntem, balmumu ve doğal yağların karışımıyla hazırlanan bir cilanın yüzeye uygulanmasını içeriyor. Balmumu, ahşabı dış etkenlere karşı koruyor ve uzun süre kalıcı bir parlaklık sağlıyor.
5. Buhar yöntemiyle göçük düzeltme
Ahşap yüzeydeki hafif göçükler için en etkili tekniklerden biri buhar uygulaması. İnce bir bez üzerine konulan sıcak ütü, göçük alanın şişmesini ve yeniden eski formuna yaklaşmasını sağlıyor. Ancak uzmanlar yöntemin yalnızca cilasız veya hafif cilalı yüzeylerde uygulanması gerektiğini belirtiyor.
Mobilya restorasyon uzmanları, bu beş yöntemi düzenli olarak uygulayan kullanıcıların ahşap yüzeylerde yıllar süren kullanım izlerini büyük ölçüde azaltabileceğini belirtiyor. Doğru bakım ürünleriyle desteklenen mobilyaların, yeniden satın alma ihtiyacını da geciktirdiği ifade ediliyor.