Celile Denizi kıyısında yapılan arkeolojik araştırmalar, bölgenin tarihine ışık tutan sıra dışı bir keşfe sahne oldu. Bir metal dedektörü kullanıcısının yürüttüğü rutin tarama, kısa sürede Bizans dönemine uzanan altın paralar ve mücevherlerle dolu, yaklaşık 1.400 yıllık bir hazineyi ortaya çıkardı. Buluntu, hem maddi değeri hem de bölgedeki siyasi ve ekonomik yaşamı anlamaya katkısı açısından son yılların en dikkat çekici keşifleri arasında gösteriliyor.
Altın Sikkeler ve Mücevherler Bir Arada

Arkeologlar tarafından yapılan incelemeye göre hazine, 97 saf altın sikke ile inci, yarı değerli taş ve cam süslemelerle işlenmiş çok sayıda mücevher parçasından oluşuyor. Buluntu, Golan Tepeleri’nin eteklerinde yer alan antik Hippos (Sussita) kentinde sürdürülen kazılar sırasında gün yüzüne çıkarıldı.
Kazının eş direktörlerinden Hayfa Üniversitesi arkeoloğu Michael Eisenberg, buluntunun önemini şu sözlerle açıkladı: “Bu, o dönemde bölgede bulunan en büyük beş altın hazinesinden biri. Mücevher parçaları ve küçük paraların eklenmesi, hazineyi daha ilginç ve nümizmatik açıdan daha önemli hale getiriyor. Şimdiye kadar Hippos’ta türünün ilk örneği.”
“Altın paralar birbiri ardına belirmeye başladı”
Hazinenin ortaya çıkış anı da en az içerdiği parçalar kadar dikkat çekiciydi. Metal dedektörü uzmanı Edie Lipsman, Temmuz ayında bölgedeki antik bir duvarın yakınından geçerken cihazın verdiği tepkiden şüphelenerek kazıya destek ekibini bilgilendirdi. Lipsman, o anı şöyle anlattı: “Cihaz çıldırdı, inanamadım – altın paralar birbiri ardına belirmeye başladı.”
İmparatorlardan iz taşıyan paralar
Sikkelerin üzerinde Bizans İmparatorluğu’nun farklı dönemlerinden hükümdar portreleri bulunuyor. Paraların büyük kısmı, İmparator I. Justinus (518–527) ile İmparator Herakleios’un ilk saltanat yıllarına ait. Bazı sikkelerde kumaş kalıntıları bulunması, hazinenin bir zamanlar bir bez ya da kese içine sarılı halde saklandığını gösteriyor.
Sikke türleri arasında yüksek altın içeriğiyle bilinen solidus, yarım değerindeki semissis ve üçte birlik değerdeki tremissis örnekleri yer alıyor. Bu da hazinenin yalnızca bir servet değil, döneminin ekonomik sistemine ilişkin önemli bir veri kaynağı olduğunu ortaya koyuyor.
“1400 yıllık, yeni gibi görünen madeni paralar bulduğunuzda bu nadir bir deneyimdir”
Arkeolog Eisenberg, buluntuların olağanüstü şekilde korunmuş olmasına dikkat çekerek şu ifadeyi kullandı: “1400 yıllık, yeni gibi görünen madeni paralar ve mücevherler bulduğunuzda bu nadir bir deneyimdir.”
Yaklaşık 14 asırdır toprak altında gizlenen hazine, bölgedeki Bizans varlığı ve ticaret ağları hakkında yeni araştırmaların kapısını aralayacak nitelikte görülüyor.













